Selamün aleyküm Halis Hocam. Nasılsınız ? İyisinizdir inşaAllah.

Hocam namazda rükuya kadar niyet etme meselesini anlatabilir misiniz? Niyeti yanlış yaptıysak rükuya kadar düzeltilebilir mi? Yoksa namaza tekrar mı başlanması gerekir? Teşekkür ederim. Allah Razı Olsun. mahfuz

*******

Ve aleyküm selam kardeşim; teşekkür ederim, hamdolsun, iyilik-güzellik diyelim, iyi olmaya çalışalım ve topyekün mü'minlerin iyiliği için de duacı olalım. 

Bilindiği gibi namaza niyet etmek farzdır. Niyet yanlış yapılmışsa, namaz sahih / geçerli olmaz. Bunun farkına varıldığı an -kişi namazın neresinde olursa olsun ister rükûda ister secdede ister kıyamda isterse kuûdda olsun-, namazdan çıkılır. Niyet düzeltilip namaza yeniden başlanır.

Şu husus da çok önemlidir, dikkat etmek gerekir: Niyetin mahalli / yeri kalptir. Bu bakımdan kişi kalben doğru niyet etmişse namazı sahih olur. Mesela öğle namazını kılan birisi kalben öğle namazını kılmaya niyet etmiş, fakat diliyle de hataen ikindi namazı diye söylemişse, kalben yapılan niyet geçerli olduğu için kişinin namazı sahihtir. Esas itibariyle niyeti dille söylemek de gerekmez; ayrıca bu husus, İmam-ı Rabbani (k.s.) hazretlerinin ifadeleriyle bid’attir, kaçınmak gerekir.

***

Namaza niyetin zamanı ve buna mümasil bazı meseleler

· Niyetin iftitah tekbirine yakın olması efdâldir. Daha önce de niyet edilebilir. Yeter ki niyet ile tekbir arasında yemek-içmek, konuşmak gibi namaza münâfi / yabancı bir iş yapılmasın... Tekbir aldıktan sonra yapılan niyetle namaz sahih olmaz. Muhtâr olan (seçkin-seçlimiş, öne çıkan) görüş budur. Diğer bir görüşe göre ise, tekbirden sonra Sübhâneke’den ve Eûzü’den evvel yapılacak niyet ile de namaz câiz olur. İmam-ı Şâfiî`ye (rh.) göre, niyetin tekbire yakın olması şarttır.

· Edâ niyeti ile kaza, kaza niyeti ile de edâ câizdir. Meselâ, bir kimse öğle vakti çıkmamıştır diye öğle namazını edâya niyet edip kılsa, sonradan vaktin çıktığı anlaşılsa, kıldığı namaz öğlenin kazası yerine geçer.

· Bir kimse bir vakit için iki farz namaza niyet etse, meselâ öğle vakti içinde öğle ile ikindi namazına niyette bulunsa, bu niyeti vakti girmiş namaz için muteber olur.

· Bir kimse bir vaktin farzına niyet ederek namaza başlasa da sonra nâfile kılıyormuş gibi bir zan ile namazı bitirse, bu namazı farz yerine geçer. Çünkü niyetin namazın sonuna kadar hatırlanması şart değildir.

· Cemaatle namaz halinde imama uyanın, namaza niyetle beraber, imama uymaya da niyet etmesi lâzımdır. Meselâ: "Bugünkü öğle namazının farzını kılmaya niyet ettim. Uydum şu imama" denir.

· Cemaatin imama uyma niyeti, imamın “Allâhu Ekber” diye namaza başlamasından sonra olmalıdır. Bu, İmameyn`e (rahımehumallah) göredir. İmam-ı A`zam’a (rh.) göre, cemaatın tekbirleri imamın tekbirine yakın olmalıdır. O halde, niyetin imamın tekbirinden önce yapılması lâzım gelir. Bununla beraber imam daha Fâtiha-i şerîfeyi bitirmeden tekbir alıp imama uyan kimse, iftitah tekbirinin sevabına kavuşmuş olur.

· İmam olan zâtın imamlığa niyet etmesi lâzım değildir. Ancak kendisine kadınlar da uyuyorsa, imamete niyet etmek lâzım gelir. Böyle bir imamın “Ene imâmün limenittebeanî” yani, "bana uyanlara imamım" demesi kâfidir. [Daha fazla detay için, fıkıh kitaplarının namaz böümlerinde niyet bahsine bkz.]

Go to top