Avukatlık mesleği

selamun aleyküm

hocam avukatlık yapmak caiz biliyoruz ama benim kafama takılanbazı sorular var ve ilminizden faydalanmak istiyorum

hocam mesela avukatız ve bir suçlu geliyor benim avukatım olurmusun diyor.peki biz bu kişinin avukatlığını yapabilirmiyiz yoksa ben suçlu birini savunamam deyip geri mi göndereceğiz.yani avukata genelde suç işleyenler geliyor ve bizi savun diyor.bizim burada davranışımız nasıl olacak.bu konuda lütfen beni aydınlatırmısınız.Şeriata aykırı olmadan yaşamayı bir avukat olarak nasıl yapabiliriz.Allah-u tela razı olsun hocam

*******

Ve aleyküm selam kardeşim; Rabbim (c.c.) sizlerden de razı olsun.

Meseleye, sorduğunuz gibi İslâm ahlâk ve Şer’î hukuk zaviyesinden baktığımızda, söylememiz gereken şey şudur:

Avukatın aslî görevi, kendisine müracaat eden kişinin cürmünü / suçunu değil, muhakeme esnasında suçunun üzerinde / haksız yere hüküm giymemesini ve haklarını savunmaktır. Bunun hukuk lisanındaki tabiri de malumunuz, adalet ve hakkaniyet’tir. Bkz. http://halisece.com/sorulara-cevaplar/1932-avukatlikta-hakkaniyet-icin-sucluyu-savunmak.html

Yani; avukatın savunması, gayreti-çabası, suçluyu suçsuzmuş gibi göstermeye değil, davanın âdil bir şekilde neticelenmesini temin etmeye yönelik olmalıdır. Aksi halde bu noktada sadakatten-dürüstlükten, hakkaniyet ve adaletten söz edemeyiz. Bilindiği gibi vebali büyüktür. Uzun uzadıya anlatmaya gerek olduğu kanaatinde değilim.

Avukatın yaptığı iş, bir nevi şahitliktir; hadisenin nasıl vuku buluduğunu doğru bir şekilde delilleriyle / müstenidatıyla ortaya koymaktır. Öbür türlüsü yalancı şahitliğe girer. Onun da günahı-vebali çok büyüktür. Bkz.

http://halisece.com/islami-makaleler/83-dogru-sahitlik-edin-adaleti-ayakta-tutun.html

http://halisece.com/sorulara-cevaplar/1770-hakim-savci-avukat-icra-memurlugu.html

Son olarak sözlerimizi bir hadis-i şerifle noktalayalım. Rasûlullah Efendimiz (s.a.v.) cevr / haksızlık karşısında yardımlaşılmasını, zulüm gören kardeşlerimize yardımın esirgenmemesi gerektiğini şöyle beyan buyurmuşlardır:

"Her kişi -ister zalim olsun ister mazlûm olsun- Müslüman kardeşine yardım etmelidir. Din kardeşi zalim ise, onu, irtikâb etmekte / işlemekte olduğu zulümden nehyetmelidir. Bu da zalim için bir nusrettir / yardımdır. Mazlûm ise, filasıl yardıma muhtaç ve müstahaktır.” [Tecrid-i Sarih Tercemesi, 4, 254; Ayrıca bkz. Buhârî, Sahih, Mezalim, 4; Müslim, Sahih, Birr, 62]

Bu hadis-i şerif, âdeta avukatlık mesleğinin de rotasını çizmektedir. Binaenaleyh Müslüman bir avukat, kendisine müracaat eden kim olursa olsun, o kişiye, adâlet ve hakkaniyet ölçüleri çerçevesinde, hiçbir durumda doğruluk ve dürüstlükten ayrılmadan yardımcı olmaya gayret etmelidir.