selamunaleykum hocam.bazı kışılerin "namaz kılmayana fitre verilmez" şeklindeki sözlerini duyduk.bu sozlerin dayanağı var mıdır. cavaplanan sorular arasında da bulamadım bu mevzuyu yardımcı olur musunuz. Allah razı olsun hayırlı Cumalar hayırlı ramazanlarınız olsun

*******

Ve aleyküm selam. Size de hayırlı cumalar, hayırlı ramazanlar…

Fitre sadakası verilen kişinin şer’an / dinen Müslüman olması şarttır, ama namaz kılma şartı yoktur, verilebilir. Ancak şu düsturu da hatırdan çıkartmamak gerekir; “Namaz kılmayana kâfir denmez ama, kâfirler de namaz kılmaz”. O bakımdan âbit, hatta zâhit olan kimseleri tercih etmeye gayret etmeliyiz.

Gelelim meselenin izahına…

Müslüman olma şartından dolayı fitre sadakası, İmam Ebû Yusuf ile İmam Şafiî'ye (rahımehumallah) göre, fakir olan zîmmîlere de verilemez. Fetvâ da bu şekildedir. Çünkü bunun verilmesindeki maksad, bayram gününde fakir Müslümanların ihtiyaçlarını gidererek onların da bayrama sevinçle katılmalarını sağlamaktır. Bu maksad, fitrenin zimmîlere verilmesi ile elde edilmez. Bununla beraber, fitrenin zimmîlere verilebileceğini söyleyen âlimler diyorlar ki; ‘Bu sadakadan asıl maksad, mutlak olarak fakirlerin ihtiyacını bir ibadet niyeti ile karşılamaktır. Bu maksad, fakir zimmîlere verilmekle de kazanılır. Çünkü onlara verilecek sadaka da bir ibadettir.’ [Bilmen Ö.N., Büyük İslam İlmihali, Sadaka-i Fıtr, s. 361] 

Demek ki öncelikle bilmemiz gereken husus, Müslüman olmayanlara fitre verilmez, verilemez. Zira onlar, fitre vermekle de mükellef değildirler. Binaenaleyh fitre; Müslümanlara mahsus dinî-içtimaî bir mükellefiyettir, sosyal bir vazifedir. Bu vazifeye iştirak etmeyenlerin bundan istifade etmeye hakları yoktur.

Ayrıca fitreyi kime verdiğimize mutlaka dikkat etmemiz gerekir. Fitreye, önemli bir ibadet olduğunu unutmadan ciddiyetle yaklaşmalıyız. Müslümanlar hayır adına verdikleri zekât, fitre ve sadakaların nereye, hangi ellere gittiğine ve ne maksatlarla harcandığına da dikkat etmelidir. Hiç kimse fitresinin, birinin içki sofrasına gitmesini, gayrimeşru yerlere harcanmasını elbette ki istemez ve istememelidir. O halde;

Meseleye sadece fetvâ penceresinden değil, takvâ cihetinden de bakmamız gerektiğini unutmamalı ve verilmesi en faziletli olanları, yani ilim taliplerini tercih etmeliyiz. 

Go to top