Sahib-i özür (özürlü) bir insan ezan okunurken abdest alabilir mi? yoksa ezanın bitmesini beklemek mi gerekir? Yani ezan okunup bittikten sonra mı abdest almalı veya okunurken de abdest alsa sahih / geçerli olur mu?

Soru: İsmi bizde mahfuz bir okuyucu. Kategori: Soru - Cevap

*******

Özürlü hükmünde olanların ezandan önce, daha doğru bir ifadeyle vakit girmezden evvel abdest almamaları gerekir, alırlarsa abdestleri sahih olmaz / geçersiz olur.

Mâlum olduğu üzere ezan ve ikamet, vakit namazları için sünnet olduğu gibi, kaza namazları için de sünnettir. Çünkü ezan ile ikamet, vakitlerin değil, namazların sünnetidirler.

Ezan, bâhusus namaz vaktinin girdiğini belirler. O bakımdan özür sahiplerinin, vaktinde başlayıp okunan ezanla birlikte abdest almalarında herhangi bir mahzur olmaz. Aksine güzel olur.  

Ancak 1982-83’ten itibaren Diyanet İşleri Başkanlığı, vakit hesaplamalarında dikkate alınması gereken temkin’i kaldırdığı için, ezanların tam vaktinde okunduğu söylenemez. Bu sebeple özür sahibi olan kişilerin, Fazilet Takvimi’ni esas alarak orada gösterilen vakit girmeden abdestlerini almamaları en sıhhatli yoldur. Maamafih takvimin sonundaki fark cetvelinden, bulunduğu yerle merkez arasındaki farkın kaç dakika olduğuna bakıp, ikamet mahallinin gerçek vaktini tesbit ederek abdestini ona göre ayarlayabilir. Mesela;

İstanbul iline bağlı Şile ilçesinde oturduğumuzu farzedelim. Diyanet takvimine göre ezan okunmaya başladı. Bu vakit nedir? Merkezin vaktidir. Oysa Şile’de vakit, merkezden 4 dk. önce girmektedir. Şu halde bulunduğumuz yerde de vakit girmiştir, özür sahibi isek ezanla birlikte abdest almamızın bir mahzuru olmaz. Abdestimiz de, o abdestle eda ettiğimiz ibadetlerimiz de sahihtir.

Dilerseniz meseleyi bir de farklı yönden, şehrin öbür cihetinden ele alalım. Farzedelim ki Silivri’de oturuyoruz. Silivri’de vakit, merkezden 3 dk. sonra giriyor. Burada da gene Diyanet’in takvimi esas alınarak merkezin vakit cetveline göre okunduğu için ezanlar, tam vaktinde değil, 3 dk. önce okunmuş olur. Oysa bir namaz için daha vakti gelmeden ezan okumak caiz değildir. Böyle okunan bir ezanı iade etmek gerekir. Bu işin bir yönü...Bir başka yönü de, o esnada abdest alan özürlü, abdestini vakit girmeden almış olacağından abdesti geçersiz olur. O halde burada oturan özürlü bir Müslüman, abdestini en azından ezandan, bir başka ifadeyle Diyanet takviminde gösterilen vakitten 3 dk. sonra alması lazımdır.

Fakat anlatmaya çalıştığımız bu usûl / yöntem, bazılarına biraz karışık ve karmaşık gelebilir, herkesin kolaylıkla uygulaması zor olabilir. O bakımdan özürlü için bu işin en kolayı, en uygun yolu, Fazilet Takvimi’nde gösterilen sahih ve sağlam vakitlere göre abdestin ayarlanması / alınmasıdır.

Görüldüğü üzere Müslümanların ibadet vakitleriyle oynamak ne büyük ve ne onulmaz vebâllere mâl oluyor! Namaz ve oruçlar tehlikeye girdiği gibi, özürlülerin abdestini dahi sıkıntıya sokuyor. Buna sebebiyet verip önayak olanların ve onca ikaza rağmen bu tehlikeli duruma dur demeyip sürdürenlerin vay haline! diyerek, işin vahametini tekraren bir daha hatırlatmış olalım.

Sadedinde olduğumuz meseleyle ilgisi bakımından -lütfen- aşağıdaki linklere de mutlaka bkz.

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/164-ramazanda-takvim-ve-imsakiyeler-neden-farkliydi.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/3260-imsak-ve-sabah-namazi-vakti.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/2547-temkinli-takvim-ve-gunumuz-takvimleri.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/1838-hicri-kameri-aybaslarinin-hesaplanmasi.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/645-abdulaziz-bayindir-ve-imsak.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/3797-ozurlunun-namaz-ve-zikir-esnasinda-vaktin-cikmasi-ile-abdesti-bozulur-mu.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/727-ozur-sahibi-ve-abdesti.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/3509-sahib-i-ozur-saglikli-kisilere-imam-olabilir-mi.html

http://www.halisece.com/sorulara-cevaplar/2806-burak0102.html

Go to top