Selamun aleyküm sayın hocam

ramazan ayı yaklaştı oruç tutup ibadetler edecegiz inşalllah, ramazanda oruçlu iken sabah cünup olarak uyanınca (kendi irademizin dışında olarak ) oruca devam edebiliriz peki diger ibadetleride yapabilirmiyiz kuran okumak namaz kılmak yapamaz isek oruçlu iken gusul abdesti mi alacagız ? Mustafa

*******

Ve aleyküm selam “sayın” kardeşim;

Cünüplükten kurtulmanın çaresi gusül abdesti almaktır. Onu yaptıktan sonra istisnasız bütün ibadetlerinizi eda ve ifa edebilirsiniz. Ancak gusül esnasında abdest alırken mazmaza ve istinşakta mübalağaya gitmezsiniz. Ağzınıza da burnunuza da suyu normal abdestteki gibi verirsiniz. Mazmaza ve istinşaktaki mubâlağıyı iftara tehir edersiniz. İftarınızı açmadan önce ağzınıza ve burnunuza kuvvetlice su verir, üçer kere yıkar, çalkalar, sonra orucunuzu açarsınız.

***

Mazmaza ve istinşak nedir, nasıl yapılır

Mazmaza, suyu ağızda çalkalamaktır. Bunda mubâlağa/aşırıya gitme, abdestte olduğu gibi gusülde de sünnettir. Ama gargara yapmak gerekmez. Gargara, suyu boğazda hareket etrimektir; bu, herkesin kolayca yapamayacağı kadar zordur, yapılması da icap etmez.

İstinşak; burun içine, yumuşağına kadar su almaktır. Bunda da yapabildiğince mubâlağa etmek (yapabildiği kadar fazla çekmek) sünnettir.

Mezheplere göre bunların hükmü

Mazmaza ve istinşakın hükmü ‘gusül’ ve ‘abdest’te mezhepten mezhebe farklıdır. Ayrıca, farz olan gusülle sünnet olan gusülde hükümleri değişiktir.

Hanefilere göre mazmaza ve istinşak gusülde farzdır. Abdestte ise farz değil, sünnettir. Zeyd İbn Ali ve Süfyân-ı Sevrî (rahımehumullah) de böyle hükmetmiştir. Delilleri; Dâre Kutnî ve Beyhaki’nin sünenlerinde geçen şu hadis-i şeriftir: “Mazmaza ve istinşakı üç defa yapmak gusülde farzdır. Abdestte sünnettir.”

Mâlikî ve Şâfiîler’e göre; mazmaza ve istinşak abdestte de gusülde de farz değildir. Çünkü ağzın ve burnun içi vücudun içi sayılır. Vücudun içinin ise abdestte de gusülde de yıkanması farz değildir. Rasûlullah (s.a.v.), mazmaza ve istinşakı devamlı yapmasına rağmen hiç emretmemiştir. Bu, mazmaza ve istinşakın farz değil mendup olduğunu gösterir. İmam Zührî, Hasan-ı Basrî, Katâde, Râbia, Evzaî, Leys İbn Sa'd, İbnu Cerir et-Taberî (rahımehumullah) bu görüştedirler.

Hanbelîlere gelince… Birçok meselede olduğu gibi bunda da Ahmed bin Hanbel'den (rh.) birkaç görüş rivayet edilmiştir. Meşhur görüşüne göre mazmaza ve istinşak hem abdest ve hem de gusülde farzdır. Abdurrahman İbn Ebî Leyla, İshak İbn Rahuye, Kasım İbn Muhammed ve el-Müeyyed Billâh (rahımehumullah) gibi bir kısım âlimler de bu görüştedir.

Önemli bir hatırlatma:

Her mü’min, amelde hangi mezhebe müntesipse ona uymalı, onun müftâ bih olan kavline göre amel etmelidir. Mecbur kalmadıkça taklid yolunu seçip kendi mezhebinin görüşleri dışına çıkmamaya gayret göstermeli... Özellikle de “telfîk-ı mezâhib” denilen ve asla caiz olmayan tehlikeli vartaya düşmemelidir.