Namazda rukünleri eda ederken, İmamla birlikte "Allahü Ekber" demek gerekir mi?

 

***

 

Cemaat; kıyam, rüku, secde gibi yapılması gerekli rükünlerde, "Sübhaneke" ile "Tesbihat" ve "Tahiyyat" gibi dua ve zikirlerde imama uyarak bunları yaparlar. Buna göre cemaatin rüku ve secdeye giderken ve kalkarken "Allahü ekber" diyerek intikal tekbirlerini almaları da sünnettir.

 

Dilerseniz meseleyi biraz daha açalım…

 

İmam olan kimsenin, tekbirleri ve rükûdan kıyama kalkarken, "Semiallahu limen hamideh" demesi… Namazın sonunda her iki tarafa vereceği selamı ihtiyaç mikdarı aşikâre yapması sünnet olduğu gibi, cemaatın da rükûdan kalkarken, "Allahumme Rabbena ve lekelhamd" cümlesi ile tekbirleri ve selamı gizlice yapmaları sünnettir.


Yalnız başına namaz kılan rükûdan kalkarken ,"Semiallahu limen hamideh, Allahumme Rabbena ve lekelhamd" diyerek bunların her ikisini de söyler.

 

Birincisinin manası: "Allah (c.c.), kendisine hamd edenin hamdini işitti",

 

İkincinin manası: "Ey Rabbimiz! Hamd da sana mahsustur" demektir.

 

İlk tekbirden sonra namazın başında gizlice "Sübhanekâllahümme" okunması…

 

Fatiha'dan önce yine gizlice "Eûzü Besmele" okunması…

 

Diğer rek’atlarda da Fatiha'dan önce Besmele çekilip Fatiha'ların sonunda “amîn” denilmesi sünnettir.

 

Bu hususta imam ile cemaat ve tek başına kılanlar arasında bir fark yoktur. Yalnız cemaat Fatiha'yı okumayacakları için sadece "Eûzü" çekerler, “Besmele”yi okumaları gerekmez.


"Amîn" sözünün manası, “(Allah’ım dualarımızı) kabul et”, demektir.


Her rek’atta Fatiha'dan önce Besmele'yi okumak, sahih sayılan bir görüşe göre vaciptir.

 

Fatiha'dan sonra okunacak surelerin başlarında Besmele okunmaz. Yalnız İmam Muhammed'e göre, sessizce kılınacak namazlarda bu surelerin başlarında da Besmele okunur.

 

Sübhaneke tesbihi "Sübhanekallahümme ve bihamdike ve tebarekesmüke ve Tealâ ceddüke ve la ilahe gayrük" cümlesidir.

 

Manası: "Ey Allah'ım! Seni tesbih ve tenzih ederim, sana hamd ve övgüde bulunurum. Senin kutsal ismin mübarektir. Senin azamet ve celalin pek yücedir. Senden başka hak ilah/mâbud yoktur."

 


"Eûzü" den maksad da: "Eûzü billâhi mineşşeytanirracîm" demektir.

 

Manası: "(Allah’ın rahmetinden) kovulmuş olan Şeytan'ın kötülüğünden Yüce Allah'a sığınırım." Bu sığınmaya "Teavvüz" denir.