Selamun Aleykum Hocam;
Nargile içmek haram mıdır?
*******
Ve aleyküm selam.
Sevgili kardeşim; nargile de sigara gibi haramdır. Sigara için söylenen hüküm bunun için de aynen, hatta fazlasıyla geçerlidir. Zira ihtiva ettiği (içerdiği) maddeler bakımından sigaradan daha zararlıdır.
Meselenin tahliline gelince…
İslam’ın bütün cihanşümûl hükümleri, helâl ve haramları Kuran-ı Kerim’de ve onun açıklaması olan Sünnet’te zikredilmiştir. Sarahaten zikredilmeyenler de, edille-i şer’iyye’nin diğer esasları olan İcmâ ve Kıyas-ı fukaha ile tesbit edilip ortaya konmuştur. Bu haramlar, her zaman ve zemine göre genel geçer olan helâl ve haramlardır. Tütün/sigara mevzuu malumunuz Kur’ân-ı Kerim’de ve Sünnet’te açıkça yer almaz. Çünkü Kur’an’ın indiği zaman tütün/sigara denen şey yoktu. Sigara 15’inci yy içerisinde ortaya çıkmıştır.
***
İslam’ın temel kaynaklarında adı geçmeyen bir şeyin hükmünü anlamak için, İslamî ilimlerde bazı umumi kaideleri vardır. Bunlardan birisi şudur:
“Eşyada aslolan, ibahadır”. Yani, her şey insanlar için yaratılmıştır. Bazı şeylerin ise haram olduğu açıklanmış, böylece hükmü bildirilmeyen şeyler de helâl olarak kalmıştır demektir. Bir diğeri de şudur:
“Temiz ve güzel olan şeyler helâldir, pis ve zararlı şeyler ise haramdır”. Kur'an-ı Kerim’de, tayyibât’ın yani iyi ve temiz şeylerin yenmesinin helâl, habâis’in / pis-kötü ve zararlı şeylerin yenmesinin ise haram olduğu esası tekrar edilmiş [Bakara suresi,172; Mâide suresi, 4; A`râf suresi,157]… Rasûlullah (s.a.v.) de bu mevzuya açıklama getirmiş ve bazı belirleyici ölçüler koymuştur. Kur'an ve Sünnet'teki bu ve benzeri esas ve açıklamalardan hareketle İslâm fakihlerinin / hukukçularının çoğunluğu, yiyecekler hususunda da temel ve asıl hükmün helâl ve mubahlık olduğunu; haramlığın ancak o mesele hakkında hususi bir delilin bulunmasıyla sabit olacağını ifade etmişler… Sonraki dönemlerde gelen fıkıh âlimleri de bu çerçevede hareket etmişlerdir.
Bu iki umumi kaide/genel kural, beraberce ele alınıp düşünüldüğünde, sigara ve nargile gibi benzeri maddeler için karşımıza şöyle bir sonuç çıkar:
Sigara hakkında kaynaklarda bir şey söylenmediğine göre onun hakkında hüküm verebilmemiz için onun pis ve zararlı olup olmadığına bakmalıyız… Eğer onun pis ve zararlı olduğuna dair söyleyebileceğimiz özellikleri varsa, haram olduğuna; yoksa, helâl olduğuna hükmetmeliyiz.
***
İşte bu ilmî usûlden hareketle, tarihte bazı İslâm âlimleri sigaranın helâl / mubah olduğu hükmüne varmışlardır. Çünkü demişler, biz sigaranın bir zararını görmüş değiliz, şu halde onun haram olduğunu söyleyemeyiz. Eğer bir gün zararlı olduğu ortaya çıkarsa biz de ona göre hüküm veririz. Oysa bu gün durum kesinlikle böyle değildir. Sigaranın 2000 civarında zehir ihtiva ettiğini (içerdiğini), pek çok hastalığın sebebi olduğunu, içenlerin sadece kendilerine değil, içmeyenlere de zarar verdiklerini bilim kesin olarak ortaya koymuştur. Bu durumda sigara için söylenecek hüküm, onun haram olmasından başka bir hüküm değildir.
Nargile ise sigaradan beterdir. Nitekim yapılan bir araştırmada, Nargile içenlerin kanlarındaki karbon monoksit miktarı sigara içenlere göre 4 misli daha fazla çıkmıştır. Nargile dumanındaki arsenik, nikel, kobalt, krom ve kurşun miktarı, sigara dumanındaki seviyeye göre oldukça yüksek bulunuyor.
Son yıllarda özellikle gençler arasında hızla yayılan nargile de, aynen sigara gibi insan sağlığını ciddi şekilde tehdit etmektedir. Bu hususta basında çıkan bir haber dikkat çekicidir:
Hacettepe Üniversitesi (H.Ü) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Sigara Ulusal Komitesi Başkanı Prof. Dr. Nazmi Bilir, tütünün nargile şeklinde içiminin, solunum fonksiyonları üzerinde önemli olumsuz etkilerinin bulunduğunu bildirdi. Prof. Dr. Bilir, bir nargile içimi sonucunda alınan nikotin miktarının, 50 adet sigara içilmesiyle alınan nikotin miktarına eşit olduğunu kaydetti. Ayrıca bkz. http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/256417.asp?cp1=1
Bu araştırma ve açıklamadan da anlaşılıyor ki; sigara olsun, nargile olsun hüküm bakımından fark etmez. Bir çok âlimin de hemfikir olduğu gibi, her ikisi de hem sağlığa zararlı hem de israftır, dolayısiyle haramdır.
Son bir not:
Hanefî âlimlerden bir kısmı demişlerdir ki: “Kur’an-ı Kerim’de ve Sünnet’te adı ve hükmü açıkça zikredilmeyip Kıyas’a göre haram olan şeylere, ‘haram’ yerine ‘tahrîmen mekruh’ demek daha uygundur. Gerçi bununla kastedilen de haramlıktır, ancak bir şeye haram ya da helâl hükmü vermek sadece Şâri’e (Allah ve Rasûlü’ne) ait bir hak olduğu için, haram olduğu kat’iyetle (kesinkes) anlaşılsa bile, nasslarda haram denmeyen şeylere nezaketen, ‘tahrîmen mekruh’ demek daha güzeldir.” Bu sebeple son dönem bazı Hanefîler sigara hakkında, “tahrîmen mekruh” hükmünü tercih etmişlerdir. “Tahrîmen mekruh” demek ise, bir nevi “kanun hükmünde kararname” gibi, haram hükmünde mekruh demektir. Öyleyse sigara helâl değildir. Helâl olmayan bir şeyi yapmak ise elbette günahtır. Ayrıca sigara insanın kendisini tehlikeye atmasıdır. Oysa Allah (c.c.), “Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın” [Bakara suresi, 195] buyurmaktadır.
Sigara ve ona benzeyen nargile, doğrudan bir intihar olmamakla beraber, insanın kendisini tehlikeye atması ve tedrîci bir şekilde yani yavaş-yavaş ölüme sürüklemesi/öldürmesi demektir.
Unutmamak gerekir ki; sigara-nargile ve benzeri maddeleri içmek, ayrıca çok önemli bir kul hakkıdır. Çünkü içenler, içmeyenlere de zarar vermekte ve onları rahatsız etmektedirler. Kul hakkının affedilmesi de, ancak hakkına tecavüz ettiğimiz insanların bağışlamasına bağlıdır. Bunu temin etmek ise çok zordur!