Kur'an-ı Kerim'i ne kadar sürede bitirmemiz lazım, yani en az kaç günde bir hatim yapılabilir?

Soru: İsmi mahfuz bir okuyucu tarafından soruldu. Kategori: Soru - Cevap

*******

Selamün aleyküm.

Değerli kardeşim;

Abdullah b. Amr (r.a.), gece ve gündüzünü Allah yoluna vakfeden sahâbelerdendi. Bütün vaktini oruç ve namaza adamıştı. Hz. Abdullah bu hâliyle ilgili olarak şunları anlatır:

"Babam, beni Abdullah b. Abbâs'ın kızı Umre (r.anhum) ile evlendirdi. Fakat ben hep namaz ve oruçla vakit geçirdiğimden hanımımla ilgilenememiştim. Bir gün babam, gelinini ziyarete geldi. Beni nasıl bulduğunu sormuş, hanımım ona şu cevabı vermişti:

- 'Kocam, erkeklerin en şereflilerindendir, fakat bizi arayıp sorduğu yok...' Babam, zevcemin bu sözlerinden üzülerek, beni arayıp sordu ve şöyle dedi:

- 'Oğlum, sana, Kureyş'in en şereflilerinden bir kadın aldım. Sen ise şöyle yaptın, böyle yaptın!..' 

Daha sonra da Rasûlullah'a (s.a.v.) giderek beni şikâyet etti. Rasûlullah (s.a.v.), babamı dinledikten sonra beni çağırdı. Hemen huzur-i âlîlerine vardım. Rasûl-i Ekrem ve Nebiyy-i Muhterem (s.a.v.);

- Sen gündüzleri oruç mu tutarsın?

- Evet, yâ Rasûlullah!

- Geceleri namaz mı kılarsın?

- Evet, yâ Rasûlullah!

Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) şunları söyledi:

- Fakat ben, oruç tutar ve yerim; namaz kılar ve uyurum, zevcelerimle de ilgilenirim. Benim sünnetim budur. Benim sünnetimden ayrılan benden değildir!

Rasûlullah (s.a.v.) bana,

"Sen Kur'an'ı ayda bir kere hatmet!" dedi. Ben de,

"Fakat ben kendimi daha kuvvetli hissediyorum." dedim.

"O halde on günde bir kere hatmet." buyurdular.

"Fakat ben daha fazla da okuyabilirim." dedim.

"O halde üç günde bir hatmet." buyurdular. Sonra oruca temas eden Nebî sallallahu aleyhi vesellem,

"Ayda üç gün oruç tut!" dedi. Ben:

"Daha fazla tutmaya gücüm yeter." dedim. 

Ancak Rasûlullah (s.a.v.), daha fazlasına müsâade etmedi. Ben ise daha fazlasını rica ettim. O zaman müsâade buyurdu. Ne var ki ben daha fazla tutmakta ısrar ettim. Sonunda Rasûl-i Zîşân (s.a.v.),

"Orucun en faziletlisi, kardeşim Dâvud’un (a.s.) orucudur. O, bir gün oruç tutar, bir gün yerdi." buyurdular ve şunu da ilâve ettiler:

"Her âbîdin, ibadet için atılımlar duyduğu (bulunduğu yerden daha ileri bir noktaya gitme çabası, iştiyakı olduğu) anlar vardır. Fakat bunu bir bezginlik takip eder. O zaman insan ya sünnete doğru gider ya bid'ate... Bezginlik anında sünnete doğru giden hidâyete ermiş demektir. Başka bir yola giden ise helâk olur." [Buhâri, Sahih, Savm, 55, Nikâh, 89, Teheccüd, 20; Müslim, Sahih, Sıyâm, 192; Nesâi, Sünen, Sıyâm, 76; İbn Hanbel, Müsned, II, 194, 198]

N e t i c e

Her işin / her şeyin ortası hayırlıdır”; binaenaleyh hiçbir hususta itidâlden, orta yoldan ayrılmamak, kaldıramayacağımız yükün altına girmemek gerekir. 

Go to top